Kollektif Şirket Hangi Kanuna Tabi ?

Ela

New member
Kollektif Şirket Hangi Kanuna Tabi?

Kollektif şirket, Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) düzenlenen tüzel kişilikler arasında yer alan bir şirket türüdür. Bu tür şirket, ortakları arasında sınırsız sorumluluk ve karşılıklı güven esasına dayanır. Kollektif şirketin ana yapısı, ortakların bir araya gelip belirli bir ticari amaç doğrultusunda faaliyet göstermeleri üzerine kuruludur. Kollektif şirketin, hangi kanuna tabi olduğu konusu, ticaret hayatında sıklıkla karşılaşılan önemli bir sorudur. Bu yazıda, kolektif şirketin tabi olduğu yasal düzenlemeleri ve ilgili soruları ele alacağız.

Kollektif Şirketin Tanımı ve Özellikleri

Kollektif şirket, Türk Ticaret Kanunu'nun 125 ila 161. maddeleri arasında düzenlenmiştir. TTK'ya göre, kolektif şirket bir veya birden fazla kişi tarafından, ticaret yapmak amacıyla kurulan, ortaklarının şirketin borçlarından sınırsız sorumlu olduğu bir ortaklık türüdür. Bu şirket türü, genellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde tercih edilir. Ortaklar, şirketin karına ve zararına orantılı bir şekilde katılacakları gibi, her bir ortak şirketin borçlarından da sorumlu olacaktır.

Kollektif şirketin önemli özelliklerinden biri, şirket borçlarının ödenmemesi durumunda, ortakların kişisel mal varlıkları ile sorumlu olmalarıdır. Bu durum, kolektif şirketi diğer şirket türlerinden ayıran temel bir farktır. Bu nedenle, kollektif şirketlerde ortaklar arasında güven ilişkisi büyük bir öneme sahiptir.

Kollektif Şirket Hangi Kanuna Tabi Olur?

Kollektif şirketin tabi olduğu temel kanun, Türk Ticaret Kanunu’dur. Türk Ticaret Kanunu’nun 125 ila 161. maddeleri arasında kolektif şirketin kuruluşu, işleyişi, ortakların hak ve yükümlülükleri, sorumlulukları, feshi gibi konular detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Kollektif şirket, diğer tüzel kişilikler gibi Türk Ticaret Kanunu’na tabidir. Ancak, kollektif şirketin özelliklerinden ötürü, diğer anonim ve limited şirketlerden farklı olarak, ortaklar arasında daha sıkı bir ilişki ve kişisel sorumluluk bulunur.

Kollektif şirketin kuruluşu için gerekli prosedürler, tıpkı diğer ticaret şirketlerinde olduğu gibi Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilmiştir. Şirket sözleşmesi yapılmalı, şirketin ticaret unvanı belirlenmeli ve Ticaret Sicili'ne kaydedilmelidir. Ticaret Sicili'ne kaydedilen şirket, tüzel kişilik kazanır ve resmen faaliyete başlar.

Kollektif Şirketin Ortaklarının Sorumluluğu

Kollektif şirketin en belirgin özelliklerinden biri, ortaklarının sınırsız sorumluluğudur. Şirketin borçlarından, ortaklar şahsen ve sınırsız olarak sorumludur. Ortaklardan biri, şirket borçlarını ödeyemediği takdirde, diğer ortaklar da şirketin borçlarını ödeme yükümlülüğünü taşır. Bu durum, kollektif şirketin kuruluş aşamasında ortaklar arasında tam bir güven ilişkisi kurulmasını gerektirir.

Bu durum, kolektif şirketi diğer şirket türlerinden ayıran önemli bir özelliktir. Örneğin, anonim şirketlerde ortaklar yalnızca taahhüt ettikleri sermaye miktarıyla sorumlu iken, kollektif şirketlerde bu sınır yoktur. Ortaklar, şirketin borçlarını karşılamak için kişisel mal varlıklarını kullanmak zorunda kalabilirler.

Kollektif Şirketin Kuruluşu ve Yönetimi

Kollektif şirketin kuruluşunda, Türk Ticaret Kanunu'nun hükümleri geçerli olmakla birlikte, yönetim de ortaklar arasında yapılır. Şirketin yönetimi, genel olarak ortaklar tarafından yürütülür ve her bir ortak, şirket adına karar alma yetkisine sahiptir. Ancak, ortaklar arasında yapılan sözleşmelerle, bazı yetkiler belli ortaklara devredilebilir.

Kollektif şirketin yönetiminde, her bir ortağın eşit söz hakkı bulunmakla birlikte, şirket sözleşmesinde belirlenen özel hükümler de devreye girebilir. Kollektif şirketin yöneticisi genellikle bir veya birkaç ortak olur ve yönetim şekli, ortaklar arasında anlaşarak belirlenir. Eğer ortaklar arasında bir yönetim anlaşmazlığı çıkarsa, TTK'da bunun çözümüne yönelik düzenlemeler bulunmaktadır.

Kollektif Şirketin Tasfiyesi ve Feshi

Kollektif şirketin sona ermesi, bir takım sebeplerle mümkün olabilir. Kollektif şirketin feshi, Türk Ticaret Kanunu’na göre çeşitli sebeplerle gerçekleşebilir. Örneğin, ortakların anlaşmazlıkları, şirketin amacına ulaşamaması, iflas durumunun ortaya çıkması gibi sebepler, şirketin feshi için geçerli sebepler olabilir.

Kollektif şirketin feshi durumunda, tüm borçlar ödenir ve geriye kalan mal varlığı ortaklar arasında dağıtılır. Şirketin feshi, şirket sözleşmesine göre de yapılabilir. Fesih işlemleri sırasında, şirketin tasfiye süreci başlar ve şirketin tüzel kişiliği sona erer.

Kollektif Şirketin Avantajları ve Dezavantajları

Kollektif şirketin avantajları, özellikle ortaklar arasında güven ve dayanışma esasına dayalı olmasından kaynaklanmaktadır. Ortaklar, birlikte karar alarak işlerini yönetirler ve tüm süreçlerin içerisinde aktif rol alırlar. Ayrıca, kolektif şirketin kurulumunda genellikle daha düşük maliyetler bulunur ve şirketin kurulması daha hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Ancak, kollektif şirketin dezavantajları da vardır. Ortakların sınırsız sorumluluğu, şirketin borçlarını ödeme noktasında büyük bir risk taşır. Ayrıca, şirketin yönetimi yalnızca ortaklar arasında paylaştırıldığından, karar alma süreçlerinde bazı zorluklar ve anlaşmazlıklar yaşanabilir.

Kollektif Şirket Hangi Durumlarda Tercih Edilir?

Kollektif şirket, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde tercih edilmektedir. Ortaklar arasında güçlü bir güven ilişkisi varsa ve şirketin borçlarını birlikte ödeyebilecekleri düşünülüyorsa, kolektif şirket tercih edilebilir. Ayrıca, hızlı karar alma süreçleri ve düşük maliyetli kuruluşlar, kollektif şirketin avantajları arasında yer alır.

Bununla birlikte, riskin ortaklar arasında eşit dağıtılması ve sınırsız sorumluluk nedeniyle, bu şirket türü daha çok az sayıda ve güvendiği kişilerle ticaret yapmak isteyen girişimciler tarafından seçilir.

Sonuç

Kollektif şirketler, Türk Ticaret Kanunu’na tabi olan ve sınırsız sorumluluk taşıyan ortaklık türlerinden biridir. Şirketin kuruluşu, yönetimi, tasfiyesi ve diğer işlemleri, Türk Ticaret Kanunu’na uygun olarak yapılır. Kollektif şirketler, güven ilişkisi ve ortakların sıkı bir şekilde bağlı olduğu bir iş yapısına sahiptir. Bu özellikleri, kolektif şirketleri belirli koşullar altında avantajlı kılmakla birlikte, yüksek risk taşıyan bir iş yapısı olarak da değerlendirilebilir.