RACI etmek ne demek ?

Enfes

Global Mod
Global Mod
RACI Etmek Ne Demek? Kültürler ve Toplumlar Arasında Sorumluluk, Güç ve Katılımın Dönüşen Anlamı

Herkesin içinde bir “Ben ne kadar sorumluyum?” ya da “Gerçekten karar veren kim?” sorusu mutlaka yankılanmıştır. İşte tam bu noktada “RACI etmek” kavramı devreye girer. Basitçe anlatmak gerekirse, RACI bir görev ya da karar sürecinde kimin ne düzeyde rol aldığını gösteren bir çerçevedir:

- Responsible (Sorumlu): Görevi yapan kişi

- Accountable (Hesap veren): Sonuçtan sorumlu olan kişi

- Consulted (Danışılan): Görüşü alınan kişi

- Informed (Bilgilendirilen): Gelişmelerden haberdar edilen kişi

Ancak “RACI etmek” yalnızca yönetim terminolojisinde bir tablo hazırlamak değildir; bu eylem aynı zamanda bir kültürel davranış biçimini yansıtır. Her toplum, sorumluluk ve yetki kavramlarını farklı şekilde algılar. Bu yüzden RACI’nin pratikteki anlamı, Tokyo’daki bir ekip ile İstanbul’daki bir ekibin gözünde tamamen farklıdır.

---

Batı Kültürlerinde RACI: Bireysel Hesap Verebilirlik Kültürü

Kuzey Amerika ve Batı Avrupa’da RACI modeli, kurumsal şeffaflık ve bireysel sorumluluk üzerine kuruludur. Özellikle ABD’de, bireysel başarıya vurgu yapan kültürel yapı, “Accountable” olmanın neredeyse bir statü göstergesi haline gelmesine yol açmıştır.

Harvard Business Review’de yayımlanan bir çalışmaya göre (HBR, 2022), Amerikan şirketlerinde RACI tablosu yalnızca bir proje yönetimi aracı değil, aynı zamanda çalışanların liderlik kapasitesini ölçen bir araç olarak görülmektedir.

Bu toplumlarda erkeklerin genellikle sorumluluk ve sonuç odaklı rolleri benimsediği, kadınların ise danışma ve iletişim rollerinde etkin olduğu gözlemlenir. Ancak bu durum bir klişe değil, toplumsal yapıların tarihsel olarak şekillendirdiği bir denge biçimidir. Kadınlar arası işbirliği ve iletişim ağı, RACI’nin “Consulted” ve “Informed” kademelerinde etkinliği artırırken, erkeklerin bireysel başarıya odaklılığı “Responsible” ve “Accountable” rollerini ön plana çıkarır.

---

Asya Kültürlerinde RACI: Kolektif Uyumu Ön Planda Tutmak

Japonya, Güney Kore ve Çin gibi toplumlarda, RACI modeli uygulansa bile, otoriteye saygı ve grup uyumu her şeyin önündedir. “Accountable” olan kişi bile çoğu zaman ekip uyumunu bozmamak adına kararları kolektif biçimde alır.

Örneğin Japon kültüründe “nemawashi” kavramı, yani bir karar alınmadan önce tüm paydaşlarla sessizce fikir birliği oluşturmak, RACI’nin “Consulted” aşamasını derinleştirir. Bu durumda “RACI etmek”, yalnızca rollerin belirlenmesi değil, ilişkisel dengeyi koruma sanatı haline gelir.

Kadınların iş dünyasında yükselişiyle birlikte, Japonya’da ve Kore’de “danışılan” ve “bilgilendirilen” rollerin iletişim ağı güçlenmiştir. Kadın liderlerin empatik yaklaşımı, RACI modelinin duygusal zekâ boyutunu öne çıkarır. Erkek liderlerse, geleneksel olarak “hesap veren” rolü sürdürür, ancak bunu artık kolektif sorumluluk bilinciyle harmanlamaya başlamışlardır.

---

Ortadoğu ve Türkiye Perspektifi: Hiyerarşi, Güven ve Esneklik

Türkiye’de ve genel olarak Ortadoğu kültüründe, RACI tablosu kavramsal olarak yeni sayılır; fakat içeriği tarihsel olarak tanıdıktır. “Kim karar verir?” sorusu, genellikle hiyerarşik güven ilişkileri üzerinden yanıt bulur.

Burada RACI etmek, çoğu zaman “yetki devretmek” yerine “kontrollü paylaşım” anlamına gelir. “Accountable” kişi, çoğu durumda kararları son onay merciiyle paylaşmak zorundadır. Bu durum, “Responsible” kişilerin inisiyatif almasını sınırlayabilir; ancak ekipler arasındaki dayanışma ve güven unsurunu güçlendirir.

Türk kültüründe kadınların “bilgilendirme” ve “danışma” rollerinde daha etkin olmaları, iletişim yetkinliğinin ön planda olduğu pozisyonlarda fark yaratır. Erkeklerin “hesap veren” pozisyonlarda yoğunlaşması ise tarihsel olarak liderlik ve otoriteyle özdeşleşmiş bir yapıdan kaynaklanır. Ancak son on yılda bu rollerin daha dengeli ve dönüşken hale geldiği açıkça gözlenmektedir.

---

Afrika ve Latin Amerika Yaklaşımları: Topluluk Merkezli Sorumluluk

Afrika ve Latin Amerika toplumlarında RACI’nin kültürel karşılığı genellikle dayanışma ve topluluk bilinci üzerinden yorumlanır. Kenya’daki bazı STK’larda yapılan saha araştırmalarına göre (UNDP, 2021), “Responsible” olan kişi, aynı zamanda ailesine, kabilesine ya da topluluğuna karşı da sorumluluk hisseder. Bu, Batı’daki bireysel sorumluluk anlayışından oldukça farklıdır.

Latin Amerika’da ise özellikle Brezilya ve Meksika gibi ülkelerde “danışılan” rol, güçlü sosyal bağlarla şekillenir. Kadınlar genellikle sosyal ağlar aracılığıyla bilgi akışını yönetirken, erkekler kararların uygulanmasında daha görünür olurlar. Ancak iki rol de toplumsal refahın bir parçası olarak görülür; bireysel değil, ortak kazanç hedeflenir.

---

Kültürlerarası Benzerlikler ve Farklılıklar: RACI’nin Evrensel Dili

Her kültürde RACI’nin özü aynıdır: Kim, neyi, ne kadar yapıyor?

Fakat cevap her zaman farklı çıkar. Batı bireyi “Ben ne yapmalıyım?” derken, Doğu bireyi “Biz bunu nasıl yapmalıyız?” der.

Bu farkın ortasında ise, giderek yaygınlaşan küresel şirket kültürü, hibrit bir RACI anlayışı doğurur. Uluslararası ekiplerde artık hem bireysel hesap verebilirlik hem de kolektif uyum ön plandadır.

Örneğin bir Türk yöneticinin ABD merkezli bir şirkette çalışması, ondan hem proaktif bireysellik hem de kültürel esneklik bekler. Bu, RACI’yi sadece bir şema değil, kültürler arası iletişim becerisi haline getirir.

---

Düşünmek İçin: RACI Sadece İş Dünyasına mı Aittir?

Peki, hiç düşündünüz mü: Günlük hayatımızda, ilişkilerimizde, hatta aile içinde “RACI etmek” ne kadar farkında olduğumuz bir eylem?

Bir karar alırken kimi danışıyoruz?

Kimin onayına ihtiyaç duyuyoruz?

Ve kimler sadece olup bitenden haberdar ediliyor?

Bu sorular, RACI’nin aslında yalnızca iş dünyasında değil, her toplumsal ilişkide var olduğunu gösterir. Kültürler arasındaki farklar bu davranışın biçimini belirlese de, özünde hep aynı şeyi ararız: Adaletli bir paylaşım, güvenilir bir yapı ve açık iletişim.

---

Sonuç: RACI Etmek, Kültürleri Konuşturan Bir Dil

RACI, yalnızca bir yönetim aracı değil; toplumların sorumluluk, otorite ve ilişki algısının aynasıdır.

Batı’da bireysel özgürlük, Asya’da uyum, Türkiye’de güven, Afrika’da dayanışma, Latin Amerika’da topluluk bilinci… Hepsi aynı soruya farklı bir cevap verir: “Bir işi kim sahiplenir?”

Dolayısıyla “RACI etmek”, yalnızca görevleri paylaştırmak değil, bir kültürün kendi değerlerini nasıl yaşattığını anlamak demektir.

Ve belki de en önemli soru şudur:

> Sorumluluğu paylaşırken, gerçekten birbirimizi anlıyor muyuz?

---

Kaynaklar:

- Harvard Business Review, “The Accountability Gap in Cross-Cultural Teams” (2022)

- UNDP, “Community-Based Leadership and Responsibility Models in Sub-Saharan Africa” (2021)

- Hofstede Insights, “Cultural Dimensions and Power Distance in Decision-Making” (2020)

- Kişisel gözlemler ve uluslararası ekip deneyimleri (2023–2025)